Blog içinde konu aramak için yazın

19 Aralık 2014 Cuma

POTASYUM YÜKSEKLİĞİ TARİH Mİ OLUYOR?

Yine güzel bir gelişme ve yine USA'dan.
Amerika'da yayınlanan AJKD dergisi Editörü Dr Dena Rifkin  editöryal yazısında kayeksalat(halen kullanmakta olduğumuz potasyum tutucu toz ve granül ilacımız)tolere edemiyorsanız, hiperpotasemi(kanda yüksek potasyum düzeyi)ile karşılaştıysanız ve hiperpotasemi yüzünden ACE inhibitörü veya ARB antihipertansif ilacınızı kesmek zorunda  kaldıysanız yardımcınız yola çıktı olarak esprili bir şekilde paylaştı (http://ajkdblog.org/2014/11/14/kidney-week-2014-new-drug-for-hyperkalemia/).
 İlacın etken maddesi PATIROMER FOS .Relypsa İlaç Kidney week 2014 'de ağızdan alınan günde 2 kez kullanılacak süspansiyon olduğu belirtiliyor.Özellikle ACE inhibitörü ve ARB antihipertansif ilaç kullanması gereken  diyabetik hastalarımız için güvenle kullanmamızı sağlayacak bir yardımcı olacak. Dr Dena Rifkin yazıyı dual blokaj tedavisinin yolunun yeniden açılabilir mi diye tamamlıyor.
Firma web sitesinde faz-III için FDA onayını aldıklarını çalışmaların devam ettiğini belirtiyor.İlaç çözülmeden yıkıma uğramadan gastrointestinal yolu geçiyor . İlk sonuçlara göre potasyumda belirgin düşme sağladığını , sık karşılaşılan konstipasyon vb yan etki profilinin olduğunu belirtiyor.






https://clinicaltrials.gov/ct2/show/results/NCT01810939
Patiromer in Patients with Kidney Disease and Hyperkalemia Receiving RAAS inhibitors http://www.nejm.org/doi/full/10.1056/NEJMoa1410853
http://www.relypsa.com/pipeline/patiromer-fos/moa-of-patiromer/


15 Aralık 2014 Pazartesi

BÖBREK HASTALARI İÇİN HARİKA CEP UYGULAMASI "H2Overload"

Herkese merhabalar, 
Geceleri sizde benim gibi baykuşsanız ve nerede kim neler yapıyor kendi alanımda diye tarıyorsanız tüm internet sitelerini fark etmişsinizdir. 20 kasım 2014 tarihinde Amerika'da yer alan Ulusal Böbrek Vakfı (NKF) ve Otsuka firmasının sponsorluğunda böbrek ve ileri dönem kalp hastaları için sıvı alımı kontrolü için bir uygulama hazırladı. Uygulama " H2Overload " adında. H2O bildiğiniz gibi suyu sembolize eden kimyasal formülünün kısaltması oluyor. 

Ne işe yarıyor bu uygulama
Özellikle sizin için programı indirip değerlendirdim. Uygulamanın esas amacı "Hiponatremi " yani kanda düşük sodyum değerlerine neden olan su veya sıvı yüküne maruz kalmayı engellemeyi amaçlıyor. Ayrıca olmanız gereken kiloyu girerek günlük tartılarınızdaki değerinizi de diğer bilgi girişi bölümünü girdiğinizde sizi buna karşıda uyarıyor. Tansiyonlarınızı girerek size tansiyonunuz durumu hakkında da bilgi veriyor.  Bilgilerin tamamını doldurursanız (kişisel bilgiler bölümünü) tam bir hasta takip kartı gibi size hizmet ediyor.

Kimler bu uygulamayı kullanmalı
Uygulama özellikle Böbrek ve kalp hastaları için hazırlanmış olarak görülsede herkes uygulamayı indirebilir bence. Günlük su tüketiminin farkında olmayıp su içme konusunda motivasyon açısından da güzel bir uygulama. Asıl amaç öncede belirttiğim gibi hiponatremiye meyilli böbrek ve kalp hastalığı olanlar için . Bu hastalarda kilo alımı, tansiyon ve sıvı tüketim miktarları hassas dengelerde tutulması gerekebiliyor. 

Nasıl Yönlendiriyor Kullanıcıyı? 
Şu an için kullanımı sizin elle girişleriniz ile sağlanıyor. Yani  uyarı kutucuklarına hedef sıvı, hedef kilo, hedef tansiyon değerlerinizi siz giriyorsunuz. Siz değiştirinceye kadar da o hedefe göre girdiğiniz diğer verilerinizi sizin için yorumluyor. Ama tahminim kesin olmamakla birlikte yakında otomatik hekiminize de bilgi gönderme, sizin için otomatik olması gereken hedefler gibi yeni revizyonlarda yakında gelir gibi geliyor.

Android ya da IOS işletimli akıllı telefon fark ediyor mu?
Şu an için evet. Sayfada en çok sorulan soru bu yönde zaten. IOS'da bu uygulama mevcut ve ücretsiz olarak indirilebiliyor. Ama Androidler için Ocak ayından sonra Google Play'e de yükleneceğini vaad ediyorlar. Iphone 5 ve üzeri modellerde kullanılabileceğini belirtiyor.

Ek katkısı var mı ? 
Uygulamanın içinde diğer sayfalarda böbrek hastalığı, hiponatremi, kalp hastalığı ile ilgili hastaları ve/veya hasta yakınlarını bilgilendirmek üzere datalar sunuyor



Tecrübelerime dayanarak söylüyorum belkide Türk insanının en seveceği özelliklerden birisi de doktoruna sor diye sorularınızı not alabileceğiniz bir sayfasıda var :) Benden söylemesi.



Sizlere uygulamayı indirmenizi (ocak ayına kadar Iphone kullanıcıları için), kullanmanızı öneririm Geri dönüşleriniz benim için çok değerli olacaktır.


C vitamini, Portakal Suyu ve Kronik Böbrek Yetmezliği

Merhabalar Sevgili Dostlarım, 
Okuduğum yayınlardan sizinde ilginizi çekebileceğini düşündüğüm günlük hayata dair bilgilendirmelerime bu yazımda C vitaminine yer verdim. malum kış ayını tam anlamı ile yaşayamasakta soğuk , ayaz , düzensiz yağışlar hastalıkları da beraberinde getirdi. Yazımı daha çok KBY hastaları için derledim fakat herkesin kendisi için faydalı olabilecek bilgiler bulabileceğini düşünüyorum.




Öncelikle böbreğe ait beslenme  diye Türkçe'mize çevirebileceğimiz nefroloji alanında saygın bir dergide yer alan derleme yazısından konu ile ilgili notları aktarayım. Yapılan çalışmalarda KBY tanılı diyalize giren hastalarda kanda C vitamini düzeyinin düşük bulunduğuna dair yazıların olduğu belirtiliyor. Hatta dünyanın çeşitli ülkelerinde (buna Amerika'da dahil) sosyo-ekonomik durumu nedeni ile C vitamini düzeyi "Skorbüt Hastalığı" dediğimiz C vitamini yetersizliğine bağlı diş eti kanamaları ve kemik eklem rahatsızlıkları ile ile seyreden tablodaki seviyelere kadar düşebildiğini belirtiyor.   

Hastalara verilen destek C vitamini ile vücutta anti-inflamasyon olarak tanımlanan enfeksiyon ve benzeri tablolara karşı diyaliz hastalarında iyilik halinin arttığı belirtiliyor. Kanda bakılan CRP düzeyinde ciddi düşüşler göstermiş.

Eski bir Kulak-Burun-Boğaz çalışmasında da gripal enfeksiyon ve nezle gibi klinik durumlarda C vitamini takviyesinin hastalığın iyileşmesinde önemli rolü olduğu belirtiliyor(anti-allerjik ve anti-inflamatuvar gibi).

Peki biz C vitaminini nasıl alalım sorusu gündeme geliyor. Çalışmalar daha çok haftada 3 kez diyaliz sonrası C vitamini ampul ya da suda eriyen tablet ya da draje olarak alınmasını öneriyor.

İnsanda kabul edilen C vitamini oranı 60-100mg olarak belirtilmiş. Bizim gibi tarım ülkesi için veya ilaç kullanmadan gıdalarla almak isteyenler için örnek vermek gerekirse yazıda bir bardak(125ml) portakal suyunda 120mg , hazır meyve sularında(sıkılmış   bekletilmiş) 60mg civarında olduğu yazıyor. 

Aklınıza gelen soru işaretlerinizi tahmin ediyorum ve hemen ekliyorum. 
1-) Meyve ile gelen potasyum yükü: Kesinlikle haklısınız. kullandığınız tansiyon ilaçları, diyaliz modeliniz, kulanılan diyalizörünüz, diyalizatınıza  kadar herşey ile değerlendirilmesi gereken konu. hekiminize danışmadan uygulamaya geçmeyelim.

2-) Yoğun C vitamini oksalat birikimi oksalat taşı yapıyor mu: Yazıda da takip-uyum-iletişiminize göre doktorunuz tarafından size ilaç ya da gıda olarak önerilmesini istiyor. Kontrolü açısından haftada üç kez diyaliz sonrasını yapılan çalışmalar  takip açısından öneriyor.

3-) Kılavuzlar bu konuda ne diyor: Halen mevcut kılavuzlarda C vitamini malum sebeplerden dolayı (madde 1 ve 2) sadece demir deposu dolu fakat dirençli anemide öneriyor. Yazarda yeni kılavuza bu yayınlarında ışık tutabileceğini belirtiyor.

4-) Sebzelerden C-vitaminimizi alamaz mıyız : Bu konuda yazıda bilgi yer alamakla birlikte wikipedia da yer alan bilgiyi paylaşacağım. Taze kırmızı biber, yeşil sivri biber, lahana, kara lahana, karnabahar, ıspanakta portakalda bulunan C-vitamini düzeyi kadar bulunduğunu gösteriyor


Özetle C vitamini yaşam kalitemiz için önemli. Dikkatli ve kontrollü bir şekilde takviyelerimiz arasında bulunması gerekiyor. Soru ve görüşlerinizi yorum kısmında, Facebook sayfamızda, twitterda bekliyorum .

Paylaşımlarınız benim için önemli .............teşekkürler Sağlıklı günler



2 Aralık 2014 Salı

ANTİBİYOTİK KULLANIMI ÜVEİT RİSKİ OLUŞTURABİLİYOR

JAMA dergisinde yayınlanan bir araştırma yazısı sonucuna göre özellikle idrar yolu , akciğer enfeksiyonları başta olmak üzere sık kullandığımız antibiyotikler için "dikkat" uyarısında bulundu. Araştırmaya göre özellikle florokinolon grubu antibiyotiklerin en sık tercih edilen alt grupları olan ciprofloksasin ve moxifloksasin grubu antibiyotiklerde   üveit görülme oranın daha fazla olduğu belirtilmiş. Florokinolon grubu antibiyotiklerden bir diğeri olan levofloksasin grubunda ise bu oranın daha düşük olduğu belirtilmiş. 

Genellikle üveitis ile ilgili şikayetler 2 hafta içinde kendisini gösteridiği bildirilmiş.

Yazıda belirtildiği şekli ile ciprofloksasin için yaklaşık 2kat(1.96), moxifloksasin için yaklaşık 3 kat(2.98), levofloksasin için 1.26 kat risk üveit gelişimi için mevcut. Özellikle üveit gelişimi için risk teşkil eden hastalıklar taşıyanlarda(ankilozan spondilit, inflamatuvar barsak hastalıkları ...gibi) bu grup antibiyotik kullanımında çok dikkatl olunması gerektiği belirtiliyor.

 JAMA ophthalmology

Risk for Uveitis With Oral Moxifloxacin: A Comparative Safety Study
JAMA Ophthalmol 2014 Oct 02;[EPub Ahead of Print], B Eadie, M Etminan, FS Mikelberg